PZT | SALI | ÇRŞ | PRŞ | CUMA | CMT | PZR |
Türkiye’den NarPhotos ve Agos gazetesi foto muhabiri Berge Arabian,Ermenistan’dan ise 4PLUS Fotoğraf Kolektifleri, Ermeni Soykırımı’nın yüzüncü yılında, 1915’ten bu yana konuşulmayarak dilsiz kılınmış, görülmeyerek yok sayılmış, adeta sırlanmış bir zamanın bakiyesine birlikte bakıyorlar.
Hibe Programı Yararlanıcımız NarPhotos ve Ermenistan'dan 4PLUS Fotoğraf Kolektiflerinin ortak çalışmasıyla üretilen fotoğraflar Heinrich Böll Stiftung Derneği Türkiye Temsilciği desteği ile Dijital Kitap olarak yayınlandı. Dijital Kitap, önümüzdeki günlerde Ermenice, Kürtçe ve İngilizce olarak da yayınlanacak.
SIRLANMIŞ ZAMAN
Türkiye’den NarPhotos ve Ermenistan’dan 4PLUS Fotoğraf Kolektifleri, Ermeni Soykırımı’nın yüzüncü yılında, 1915’ten bu yana konuşulmayarak dilsiz kılınmış, görülmeyerek yok sayılmış, adeta sırlanmış bir zamanın bakiyesine birlikte bakıyorlar.
İzleyeceğiniz çalışma, videolar ve fotoğraflar aracılığı ile konu edindiği insanların hikayelerini birinci ağızlardan aktarmayı, şimdiki zamanın içinden geçmişe kısa yolculuklar yapmayı amaçlıyor.
Bugünü, gündelik hayatı ele alan her anlatı zorunlu olarak öznelerin kişisel tarihi ile birlikte, kolektif hafızayı da içeriyor. Anadolu’daki varlıkları geçtiğimiz yüzyılın başlarından itibaren önemli ölçüde azalan, zor yoluyla yaşadıkları topraklardan, evlerinden koparılan, büyük çoğunluğu göç yollarında ölüme terkedilen, soykırımla yüz yüze gelen Türkiyeli Ermeniler, zamanın sırrını kaldırmadıkları, dilsizliklerini korudukları müddetçe makbul vatandaş sayılıyorlar. Bir zamanlar sosyal hayatın oldukça önemli parçası oldukları anayurtları olan Anadolu’daki varlıkları bugün bir elin parmaklarını geçmeyen insanlar folklorik-nostaljik bir bakışla ‘Anadolu mozaiği’nin renklerinden sayılıyorlar.
Zamanın sırrını bir köşesinden kaldırmaya cesaret edenler, başlarına gelenlere dair sual etmeden duramayanlar ise hakim zihniyetin had bildiren sopasını her daim enselerinde hissediyorlar.
NarPhotos ve 4PLUS’un birlikte yürüttüğü bu çalışmadaki videolardan biri Diyarbakır’da yaşayan Sarkis Amca ile ilgili. Geçtiğimiz yıl hayat arkadaşı Bayzar’ı kaybeden seksen beş yaşındaki Sarkis Amca ağır usul hareketlerle sobasını yakarken hepimizin oldukça sık duyduğu ve çoğumuzun da hak verdiği bir cümleyi Kürtçe olarak tekrarlıyor:
“Zor e… Tenêbûn pir zor e”*
Sarkis Amca’nın eşini kaybetmenin hüznü ile dudaklarından çıkan bu cümle pek tabii kendi topraklarındaki varlıklarını, akrabalarını, kardeşlerini, sevgililerini, anne-babalarını, kızlarını ve oğullarını kaybetmiş bir halk için de okunabilir : “Zor e… Tenêbûn pir zor e”
Canlarını kaybetmiş Türkiyeli Ermeniler için olduğu kadar, komşularına, ahbaplarına ne olduğunu, nereye kaybolduklarını sormadıkları, sahiden merak etmedikleri sürece Anadolu’nun diğer halkları için de…
Zordur…Yalnızlık çok zordur!*
Sırlanmış Zaman çalışmasının prodüksiyonu, Ermenistan-Türkiye Normalleşme Süreci Destek Programı kapsamında Avrupa Birliği’nin desteği ile hazırlanmıştır.
Çalışmanın Diyarbakır’da gerçekleşen ilk sergisi ve dijital kitabı Heinrich Böll Stiftung Derneği Türkiye Temsilciği tarafından desteklenmektedir.